DSLR’lara yazık gerçekten. 5 yıl önce fotoğraf dünyasının tartışmasız liderleri olarak karşımıza çıkıp ağırlıklarıyla ve pahalı olmalarıyla afra tafra yapıyorlardı. Fakat şimdi öyle mi? Herkesin cebinde 13 MP’lik telefonlar, hipster’ların çantasında aynasız ufacık kameralar var. Aslında hipster’lar büyük ihtimalle hala Lomo kullanıyordur ama olsun konumuz bu değil, konumuz Canon. Peki ne yaptı Canon? Şahane bir giriş seviyesi fotoğraf makinesi tasarladı.
750D’nin öne çıkan birinci özelliği rahat kullanılabilir olması. Ele harika duruyor ve birçok fiziksel kontrol tuşu sayesinde çok kolay bir biçimde istediğiniz ayarlamaları yapabiliyorsunuz. Üstelik dokunmatik ekranıyla da rahat rahat detayları görebiliyorsunuz. 3 inçlik LCD ekranın dönebildiğini ve etrafta taklalar atabildiğini söylememize gerek yok herhalde. Bu sayede farklı açılarda deneysel işler çıkarabilirsiniz.
Görüntü kalitesi tek kelimeyle şahane. 750D’de Canon’un yeni 24.2 MP CMOS APS-C sensörü bulunuyor ve bu sayede bütün detayları gözler önüne seriyor. ISO’yu 800’e çıkarabilirsiniz ve sıkıntı yaşamazsınız. Hatta 1600 ve 3200 değerleri bile gayet kullanılabilir.
Otofokus hepsinden de iyi. Oldukça rahat odaklanıyor.
Teknik Özellikler:
Sensör 24.2MP CMOS APS-C
İşlemci DIGIC 6 ISO 100-12,800 (25,600’e çıkabilir)
Ekran 3 inç LCD TFT dokunmatik ekran
Flaş Dahili
Boyutlar 132x101x78mm, 555 g
Uygulaması hayat kurtarıyor
Telefonunuzu Wi-Fi üzerinden bağlayın ve mükemmel Camera Connect uygulamasıyla uzaktan fotoğraf çekin. Hem kamerayı kontrol edin hem de fotoğrafları anında telefonunuza indirin.
İki tane mi var?
Hemen şaşırmayın. Evet EOS 760D ile birbirlerine çok benziyorlar, üstelik kasanın içindeki özellikler de neredeyse aynı. Buradaki tek fark birinde manuel kontrole ve deneyimli kullanıcılara ağırlık verilmiş olması.
Stuff Görüşü
Kullanımı kolay ve fiyatına göre dikkat çekici kalitede görüntü sunuyor.
Bu mu daha iyi, kompakt makineler mi?
Kompakt makineler artık DSLR’ları birçok alanda geride bırakmayı başardı. Daha küçükler, genelde daha güzeller ve çoğu zaman daha ucuzlar. Fakat çok da kullanışlı değiller. Bu çok da şaşırtıcı değil aslında. Ufacık kasa üzerinde fiziksel butonlara yer bulmak çok kolay bir şey değil. Bu sebeple ayarlar menü içerisinde bir yerlerde saklı duruyor.
Fiyatı
2500-2800 TL
Bu inceleme Stuff’ın Ekim 2015 sayısında Marc McLaren imzasıyla yayınlandı.