Stuff

Beşiktaş.Oyunhizmetleri takımıyla bir gün

eSpor hem dünyada hem de Türkiye’de en hızlı büyüyen spor dallarından biri. Stuff ekibi olarak Beşiktaş.Oyunhizmetleri E-spor Kulübü ile buluştuk; eSpor dünyasını ve ligi konuştuk.

Beşiktaş.Oyunhizmetleri takımıyla Sancaktepe’de bulunan Gaming House’ta bir araya geliyoruz. İlk olarak takımın yöneticisi Şükrü Çeken’e takımın Beşiktaş macerasını sorarak başlıyoruz. Yaklaşık 10 yıldır oyun sektöründe olan Çeken, “Bir gün kendimiz bir takım kuralım, neden olmasın ki?” dedikten sonra ekip arkadaşlarını toplamış. İlk sezon 5 Türk oyuncu ile başlayan takıma geçen yıl yabancı oyuncular da transfer olmuş. Beşiktaş isminin takıma daha fazla taraftar ve prestij kazandırdığını söyleyen Çeken “Beşiktaş geçen sene eSpor’a destek verme kararı aldı. Başka bir takımla anlaşmaları vardı. Sözleşmeleri bitince diğer takım farklı bir isimle devam etme kararı aldı ve kulüp bu sene başarılı olabilecek hangi takım var diye araştırdığında bizim takım dikkatlerini çekmiş,” diyor.

Beşiktaş’ın isteğinin genç nüfusu Beşiktaşlı yapmak olduğunu ve kulübün bu işe bir gençlik projesi olarak baktığını belirten takım menajeri Berk “Hexagon Sun” Gocay ise, “13-25 yaş arası genç bir kitle var. Geri dönüşler çok güzel oldu. Fenerbahçe, Galatasaray ya da Trabzonsporlu taraftarlar, ‘biz o takımları futbolda tutuyoruz ama eSpor’da kalbimiz Beşiktaş ile birlikte’ diyorlar ya da ‘formalarınızı nereden alabiliriz?’ diye soruyorlar. Formalar şu an tasarım evresinde ve yakın zamanda satışa çıkacak,” diyor. Takımın ufak tefek eksiklikleri olsa da her biri değerli ve yetenekli oyuncularına güvenlerinin tam olduğunu belirten Gocay, “Bu işin biraz sosyal sorumluluk tarafı da var. Aynı spor gibi, eSpor’un gençleri özellikle kötü alışkanlıklardan uzak tutabilecek, kendilerini adayabileceği bir tarafı var.”

Takım kaptanı Furkan, Beşiktaş’ın sağladığı katkıyı “Taraftarlar biraz baskı sağlıyor. Sosyal medyadan baskı yapıyorlar. Yine de sosyal medyayı çok fazla dikkate almamak gerekiyor çünkü motivasyon bozucu şeyler ile karşılaşabiliyorsunuz. Kazandığınız sürece her şey iyi. Kaybedince destekleyenler de var tabii. Geçen sene Beşiktaş kadrosu farklıydı. Bu yüzden kıyaslamalar oluyor, o da bir başka faktör,” diye anlatıyor.

Ligde son durum

League of Legends Şampiyonluk Ligi’nde yer alan takımın son durumunu, hem takımın hem de ligin en genç oyuncusu 16 yaşındaki Mustafa Berk “Ruvelius” Baraklı, “Lig şu an güzel gidiyor. Takımın biraz motivasyonu düşmüştü ama yeni koç ile birlikte bu durum düzeldi,” diye özetliyor. Daha önceleri DotA oynayan, hatta LoL ilk çıktığında çok da beğenmediğini ifade eden takımın yeni koçu Deniz “unholydonuts” Karadaş,“Önümüzde 4 hafta var. Çok güzel ve mağlubiyetsiz bir seri yakalayıp öyle bitirmeyi düşünüyoruz,” diyor ve ekliyor: “Koç olabilmeniz için motivasyonu sürekli yüksek tutmanız gerekiyor. Bu evin varoluş nedeni maçlara tamamen hazır olmak aslında. Her ne kadar kabul etmesek de çok ufak bir şans faktörü de var işin içinde. O anki modunuzla çok alakalı.” Ligde en beğendiği oyuncunun Naru olduğunu söyleyen takım kaptanı Furkan, “Naru ile 2 kez maç yaptık ve ikisini de kazandık. Takımlar Play Off’a girecek ve asıl sonuçlar o zaman belli olacak. Play Off maçları aslında ‘Best Of’ gibi bir şey oluyor. Bir iki maç kaybetmiş olsa bile iyi olan takım her zaman kazanıyor,” diye anlatıyor.

Sıkı çalışma şart

eSpor dünyada fırtınalar estirse de, Türkiye’de henüz gelişme aşamasında olduğu için takımın karşılaştığı bazı engeller var. Dünya sıralamasında Türkiye; Kore, Çin, Avrupa ve Amerika’nın ardından geliyor. Kore ve Çin gibi ülkelerin bu kadar önde olmalarının sebebi ise, bu ülkelerde şirketlerin takımlara yatırım yapması. Oyuncular örnek olarak geçen senenin şampiyonu olan takım Samsung’u gösteriyor. eSpor’un basketbol veya voleyboldan çok daha fazla taraftar bulma imkanı olduğunu söyleyen Şükrü Çeken, “Türkiye de bu ülkelere yetişmeye çalışıyor. 5 senemiz daha var. Yabancı yatırımcılar da yavaş yavaş ülkemize gelmeye başladı,” diyor ve ekliyor: “Türkiye de bu spor çok hızlı gelişti. Almanya’nın 8 senede aldığı mesafeyi biz 2 yılda aldık.”

Takım haftada 5 gün antrenman yapıyor. Ne kadar iyi olsanız da elinizin her zaman sıcak kalması ve oyuna her zaman bağlı kalmanız başarıya giden yolda büyük önem taşıyor. Bu yüzden takım günde 8-12 saat arası çalışıyor. Koç olabilmek için ise el becerisinin yanı sıra bilgi ve yorumlayabilme yeteneği gerekiyor.

Kısa sürede büyük başarılara imza atan takıma sırlarını soruyoruz ve 16 yaşındaki Mustafa, “sadece çok çalışmaları gerekiyor. Bir tane rol belirleyip sürekli o rol üzerinde çalışmaları gerekiyor,” tüyosunu veriyor. Takım Koçu ise “Yapmak istediğiniz şeyi belirlemelisiniz çünkü bu çok fazla zaman alan bir şey. Günlük 8-12 saat arası ciddi bir antrenman gerekiyor, o yüzden adanmışlık en önemli faktör,” diye paylaşıyor ve ekliyor: “Çok ciddi zihinsel becerilere ihtiyaç var. Bunun yanı sıra fiziksel olarak da başarı istiyor. Satranç bir spor olarak görülüyorsa eSpor da en az satranç kadar bir spor. Hatta eSpor’u satranç oynarken bir de buna masa tenisi eklediğinizi düşünün diye anlatmak mümkün.”

Peki, bu kadar başarılara imza atmış olsalar bile ailelerini bu işin bir spor olduğuna ikna edebiliyorlar mı diye sorduğumuzda Takım Koçu Deniz’den şu cevabı alıyoruz: “Anne babalarımıza oyun oynayıp para kazanıyoruz diye anlatıyoruz. Mesela, benim babam yazılım mühendisi ve kendisinin bile oyun oynamışlığı olsa da bu ona hiçbir zaman çok mantıklı gelmedi. Bu durum bizim jenerasyonumuzla kırılacak. Bizler anne baba olunca bu durum düzelecek.”

Teknik Kadro

Yönetim Kadrosu

Bu yazı Stuff’ın Mart 2016 sayısında yer almıştır.

Bunlar da ilginizi çekebilir:

Türkiye’den 10 League of Legends cosplay’i

Kaan Kural röportajı