2016 boyunca verinin hacminde, yoğunluğunda ve çeşitliliğinde bir artış gerçekleşeceğini gözlemleyen Dell, 2016’da özellikle öne çıkacak veriye dayalı 5 trende dikkat çekiyor.
Dünya çapında 27 bağımsız pazarlama derneğinden oluşan GDMA birliği ve Amerikan araştırma ve danışmanlık firması Winterberry Group tarafından 3000’e yakın pazarlamacıyla gerçekleştirilen araştırma, pazarlamacıların %81’inin veriyi çalışmalarındaki en önemli araç olarak tanımladığını ortaya koyuyor.
İşte bu trendler:
1) Sensörlerin yükselişi
Hareket, ışık, ısı, nem, hava basıncı ve mesafe gibi etmenleri ölçmekte kullanılan sensörler, bu yıl içinde küçülüp ucuzlamakla kalmayacak, yeni ayarlar ve durumlara uygulandığında daha zengin verilerin sağlanmasına da olanak tanıyacak.
Örneğin; gıda ve ilaç üreticileri, ürünlerin bayatlamasını önlemek için kabul edilir bir aralığın dışına çıktığında uyarı veren ısı sensörlerini kullanmayı planlıyor.
2) Algoritmaların gelişimi
Amazon, yıllardır site içi davranışları ve satın alma eğilimlerini temel alarak kullanıcılara ürün tavsiyelerinde bulunuyor. Amazon ve Walmart gibi dünyanın önde gelen perakendecilerinin 2015 süresince özel günlerdeki alışverişleri ağırlıklı olarak algoritmik fiyatlandırmaya dayanıyordu.
Bu yıl algoritmik/programlanmış yaklaşımlar, beklenmedik alanlara doğru genişleyerek daha da yaygınlaşacak.
Ayrıca geleneksel kurallara dayanan ve alışveriş yapan müşterinin siteye nasıl geldiğini (bir ilanı tıklayarak mı, yoksa Google’a ürünle ilgili anahtar kelimeleri yazarak mı, vs.) tespit edebilen last-click gibi modellerden çok, pazarlamacılar yakın gelecekte algoritmik modellerden daha çok yararlanacak.
3) Tetikleyen dönüşümler
Bu yıl, veri tabanlı tetikleyicilerin mobil pazarlama alanında daha fazla yaygınlaştığını göreceğiz. Mobil dünyada şirketler, müşteri mağazaya girdiği anda algılayan sensörler sayesinde onlara kişiye özel iletişim ve teklifler yapma imkanı sağlayan yeni fırsatlarla karşı karşıya.
Bu, şirketlere gerektiği durumlarda müşterilere anında yanıt verme fırsatı da sağlıyor. Örneğin, uçağınız rötar yaptığında havayolu şirketi tarafından akıllı telefonuza otomatik olarak gönderilen rötara ilişkin bilgilendirmenin yanı sıra alternatif uçuşları da gösteren bir mesaj gibi…
Veri tabanlı tetikleyiciler şirketlere müşterileriyle vaktinde ve doğrudan ihtiyaçlarına yönelik iletişim kurma fırsatı veriyor.
4) Çarpraz cihaz sıkıntısı
Tüketicilerin kullandıkları cihazlar arttıkça (akıllı telefon, tablet, masaüstü bilgisayar, akıllı TV, oyun konsolu, vs.) markaların birden çok ekranda aktif olan kişileri belirleyip hedeflemeleri de güçleşiyor.
2016’da şirketler bu zorluğun üstesinden gelmek için değişmez ve olasılıklara dayalı metodların kombinasyonuna odaklanıyor.
Müşterilerin farklı cihazlar üzerinden oturum açmalarını ya da kimlik doğrulamalarını isteyen şirketlerin sayısı giderek artıyor. Çarpraz cihazlar arasındaki bu ayrılığı aşma çabası, bu yıl tüm pazarlama çalışmalarının odağında yer alıyor.
5) Verinin demokratikleşmesi
İşletmeler veri tabanlı yönetildikçe, çalışanların veriyle yetkilendirilmesi de önem kazanıyor. Geçtiğimiz birkaç yılda veri görselleştirme ve veri bulguları alanlarında da önemli gelişmeler kaydedildi. Bu araçlar, iş zekâsı endüstrisinde kendiliğinden gerçekleşen bir rönesansı körükledi. Bu yıl şirket organizasyonlarının her noktasında veriyi demokratikleştiren gelişmelere daha sık rastlayacağız. Veri, analiz uzmanı olmayanlar için de önemli ölçüde esnek hale geliyor.