“Bu ne şimdi? Yani ne oluyor böyle yapınca?” gibi sorularla sıkça karşılaşan cosplayer’ları sorgulamadan anlamaya ve onları ‘hayatın içinde’ görmeye çalıştık.
Söz Grinningsun Cosplay‘de:
Bir karakter seçiyorsunuz. Bu illa ki bir anime veya oyun karakteri olmak zorunda değil; film karakteri olabilir, manga karakteri olabilir, devlet adamı, şair, edebiyatçı olabilir… Onun kostümlerini, gerçeğine en uygun şekilde yapıp, onun gibi davranmak şeklinde tanımlayabiliriz Cosplay’i. Benim gözümden Cosplay bu.
İlginç tepkiler alıyoruz tabii. Bazıları parmağıyla işaret edip mantıksız şeyler söyleyebiliyor. Bazen de hiç umulmadık bir yerde, yaptığınız karakteri tanıyan biri de çıkıyor. Ama çoğunlukla “bu ne?” sorusu geliyor. En sinir bozucu soru da “sen nesin?” Yaratığım ben, uzaylıyım!
Hayattaki en basit şeyin bile fazlası zarar verebiliyor. O sınırı iyi çizmek gerek. “Bu sadece bir hobi, benim gerçek hayatta bir karakterim var” diyebilmek gerek. Dengede tutabilmek önemli.
Düzenli kazancı olmayan insanların cosplay yapması daha zor. Çünkü gerçekten pahalı bir uğraş. Kumaşı, makyaj malzemeleri, lensleri… Doların yükselmesi bile bunları çok etkiliyor çünkü malzemelerin çoğunu yurtdışından getirtmek gerekiyor. Öğrencilerin yaşadıkları sıkıntıyı, mücadele ettikleri zorlukları birebir görüyorum.
Yüzüne, fiziğine, yaşına uygun karakteri seçtiğin müddetçe 50 yaşında bile cosplay yapabilirsin. Her yaşta yapılabilir bu. Önemli olan insanın kendini nasıl mutlu hissettiği. Türkiye’de de zaten anime, manga kültürüne baktığınızda her yaştan insan görebilirsiniz.
Popüler olan ve beni de daha popüler bir hale getirecek oyun ve anime karakterlerinden uzak durmaya çalışıyorum. Bunlar benim kendi hayallerim ve ben hayallerimi gerçekleştiriyorum. Saçımla, duruşumla, makyajımla adeta bu yüzyıla yabancı karakterler yaratmak istiyorum.
Karakteri iyi tanımak önemli. Her karakter için bir davranış skalası oluşturmak gerekiyor. Mesela Anne Boleyn asil ve iki yıl boyunca kraliçelik yapmış, siyasette etkili olmuş bir karakter. O kıyafetin içindeyken çok aşırı hareketler yapamazsın, ona uygun davranmalısın.
Gelecek neslin cosplay alanında çok daha başarılı olacağına inanıyorum. Biz ilk başladığımızda müthiş bir malzeme sıkıntımız vardı, önümüzde iyi örnekler yoktu. Başlamak isteyenler çekinmesin. “Bu bana yakışmaz, ben kiloluyum, boyum kısa” diye fiziksel özelliklerine takılmadan eğlenmek için yapsınlar. Hiç kimse ilk cosplay’inde muhteşem bir şey koyamaz ortaya. Bir yanlış yaparsın, iki yanlış yaparsın, üçüncüde güzel olur.
Bu röportaj Stuff Ağustos 2015 sayısında yayınlanmıştır.
Yazı: Akın Arslan
Fotoğraflar: Erkan Ertuğrul
Karakter: Anne Boleyn