İlk gerçek South Park oyunu Stick of Truth’un yapımı üç yıl sürdü. Kaan Kayar, oyunun, South Park ismini hak edip etmediğini açıklıyor.
Sağda solda duyduğun “bir o, bir sen vuruyorsun. 90’lar daha bitmedi mi?” sözlerine kulak asma. Turn based, yani sıra tabanlı bir RYO olan Stick of Truth, gayet güzel tasarlanmış, çizgi filmin animasyon tarzıyla yapılmış, sıkıcı sıra bekleme işlemini bile eğlenceli hâlde sunabilen bir yapım. İlk başta, dağıtımcısı THQ olacaktı ama firma battığını açıklayınca, oyun severler, Stick of Truth’un akıbeti ne olacak diye kara kara düşünmeye başladı. Hatta, dizide bunun makarası bile yapıldı. Üç yıl gecikmenin ardından, sonunda parmaklarımızın ucuna geldi. Diziyi yaratan Trey Parker ve Matt Stone, kaba espri anlayışının oyunda bol kepçeden bulunacağını söylemişlerdi. Yalan atmamışlar çünkü Efe ile bazen gülmekten oyunu bıraktık.
Yellenme saldırıları, düşmanlarını bayıltıyor ve kızdırıyor (Vuu, çok gerçekçi).
South Park’taki çocuklar, kendilerini bir fantezi dünyasında sanıyorlar. Bir yanda, Cartman’ın ekibi, diğer yanda da Kyle ve elfler var. İki ekip de Stick of Truth (Gerçeğin Sopası)’u ele geçirmek istiyor. Yeni Çocuk (sensin) mahalleye taşınıp, Cartman’la tanışıyor ve Cartman, onun seçilmiş kişi olduğuna ve elfleri yok edeceğine inanıyor. Ardından da Dungeons & Dragons Rol Yapma Oyunu tabanlı, gırgır şamata geliyor.
Al Gore’un ManBearPig’i bulmak için yardımına ihtiyacı var.
Büyü, yellenme gücüyle değiştirilmiş. Sağlık iksirleri yerine Cheesy Poofs (bir nevi Cheetos) var. Silahlarını geliştirmek (upgrade) etmek için kızıl saçlı çocukların vücut tüylerini (tam olarak yazmaya terbiyem müsaade etmedi) ekliyorsun. Karakter sınıfları da bu delilikten nasibini almış. Cleric (Büyücü) yerine Davut Yıldızı taşıyan bir yahudi var. Evet, tahmin edebildiğin gibi, oyunun, en az çizgi film kadar nahoş bir espri anlayışı var.
Envanter geniş olsa da, gördüğüm en külli RYO değil. O yüzden, ikinci oynayışında, pek farklı bir oyun deneyimi yaşamayacaksın. Yalnız, o kadar komik ki; sonuna kadar, bir oturuşta bitirmen mümkün.
Gerçeğin Sopası’nı kıran sansür
Stick of Truth, 18+ bir çizgi filmden devşirilen bir oyun olsa da, dağıtımcı Ubisoft, Avrupa bölgesinde yaşayan insanların, böyle NAHOŞ, AŞAĞILIK, TATSIZ, böyle YAVAN, İLKEL ve TALİHSİZ esprilerden korunması gerektiğine karar vermiş. Sağ olsun. ABD ve dünyanın geri kalanı kürtaj ve rektal tuşe bölümlerini oynayabilirken, bizler Avrupa Birliği bayrağı ile sansürleniyoruz. Bizi koruduğun için teşekkürler Ubi, ya ahlakımız bozulsaydı?
Bu sahneleri çıkarmak yerine, yapımcılar, sansürlenmemiş sürümde, o sahnede ne oluyorsa yazmışlar. Bu hâliyle bile hem satirik hem de komik. Neyse ki, bu sahneler, oyunun işleyişinde fazla yer tutmuyor. Aslında, internetlerde bu mevzu üzerine bir celallenme olmasa, muhtemelen şaka olsun diye Avrupa Birliği bayrağı koydular sanardım. Sansürü bile oyuna güzel şekilde yedirebilmişler.
Bir yandan da “zaten ne içeceğimize, giyeceğimize, yapacağımıza karışan bir güç var; bir de sen çıkma başımıza Ubi” diyesi geliyor insanın… Bunun aksine, oyunda bir sürü sert espri var. Onları da çıkarsalardı bari. Yani, sansür, tabii karşı gelinmesi gereken bir şey ama oyunu çok etkilediğini söyleyemem. Şanslı bir Amerikalıdan, belki iki kez daha az gülersin, o kadar…
● Fiyat Xbox 360, PS3 (207 TL), PC (81 TL) / aralgame.com