Stuff

2013’ün en iyi akıllı telefonları

Son zamanlarda teknoloji konusunda karşılaşılabilecek daha büyük bir ikilem yok; Android mi yoksa iPhone mu? Bu sorunun yanıtını, 2013’ün en iyi Android’lerini ve iPhone 5s’yi yeniden masaya yatırıp, birbirleri ile karşılaştırarak bulduk.

Parmak izi taraması, göz hareket takip sistemi ve öğle yemeğinizi canlı yayınlayabilme imkânı… Akıllı telefonlar gün geçtikçe hayatımıza daha da etkili bir biçimde müdahil oluyorlar. Ve gelişmiş kamera özellikleri, zindelik uygulamaları, konsol kalitesinde oyunlar ve su geçirmezlik gibi dâhiyane yeniliklerle karşımıza çıkan akıllı telefonlar arasında seçim yapmak her geçen gün daha da zor hâle geliyor. Ama her zamanki gibi size yardım etmek için buradayız, ve şu ana kadar yaptığımız en büyük testte en iyi beş cep telefonu karşı karşıya geliyor. Okumayı bitirdiğiniz zaman, artık hangisini seçeceğinize rahatlıkla karar verebileceksiniz.

Adaylar

● Sony Xperia Z1: Z çok iyiydi. Zenginleşen özellikleri ve yeni kamerasıyla Z1’den beklentimiz de yüksek. (s2)

● HTC One: Applevârî bir kasaya sahip olan One, 2013’ün büyük bir bölümünde bir numaralı tercihimizdi. (s3)

● Apple iPhone 5s: iPhone, 4 inç ekranı, çift flaşı ve parmak izi tarama sistemiyle farkını tekrar ortaya koydu. (s4)

● Samsung Galaxy S4: Rakipleri arasında hemen göze çarpmasa da, S4 büyük ve bir o kadar da kusursuz. (s5)

● LG G2: 5,2 inçlik G2, uzun pil ömrünü ve ilginç düğmelerini güçlü donanımla birleştiriyor. (s6)

● Testin özeti: Kısıtlı zamanı olanlar ve üşengeçler için sonuçları bir infografikte topladık. (s7)

SONY XPERIA Z1

Z1 hızlı, şık ve gayet sağlam ama yarım kalmış hissi veriyor

Duşa girdiğinde bile cep telefonunu kullanabilmeyi mi hayal ediyorsun? Hayalini kurduğun teknolojik cihaz, Xperia Z1, işte karşında. Sony’nin 2013’te çıkardığı ikinci amiral gemisi olan Xperia Z1 (gerçi devasa Z Ultra’yı sayarsak üçüncü), sahil gezintileri ve küvet keyfi için harika bir telefon.

Peki önceki modeli Xperia Z’den tek farkı 1 metreden 1,5 metreye çıkan su geçirmezlik özelliği mi? Tabii ki hayır. Mesela, öncelikle telefonu ele alınca ilk fark edilen, yumuşatılmış köşeleri ve çizgileri oluyor. Ayrıca daha büyük (3000 mAh) bataryaya ve yeni bir (20,7 MP) kameraya sahip.

Kamerasıının 1 /2,3 inç ve f2 merceğiyle, arka fonu netsizleştirilmiş harika fotoğraflar çekilebiliyor. Ama iş detaylara, renklere ve düşük ışık koşulları altında fotoğraf çekmeye gelince, neredeyse testin en kötü telefonu olduğunu söyleyebiliriz. Açıkçası böyle bir fotoğraf kalitesini Z1’den beklemiyorduk.

170 gram ağırlığı ve kasa boyutuyla da rakipleri arasında en ağır ve büyük telefon. Onunla ortalıkta dolaşmak ve cebinden çıkarabildiğin anlarda konuşabilmek biraz zorlayıcı olabiliyor. Sonuç olarak Z1, hızlı, gayet şık, sağlam ama yarım kalmış hissi veren bir telefon. Ve bu özellikler, bu testi kazanmaya yetmiyor.

KAMERA
Z1’in üzerinde bir numaralı ufak fotoğraf makinesi tercihimiz HX50’deki harika algılayıcısı var. Ama iş fotoğraf çekmeye gelince, nedense hayal kırıklığı yaşıyoruz. Sony Z’de de karşımıza çıkan Superior Auto Mode, gayet hızlı ve manzara-makro arası geçişleri, harika bir şekilde yapıyor. Otomatik olarak 16:9 oranında çekim yapıyor. Ayrıca elle ayarlar yapmak istersen, arka arkaya 60 kare çekebilen Timeshift Burst modu mevcut. Hangi özelliği seçersen seç, Z1 için iyi bir günlük kullanım makinesi diyebiliriz. Ama sorun en iyisi olmaması. Fotoğraflar gayet iyi detaylara sahip olsa da, renkler ve düşük ışık koşulları altında performansı, HTC One ve G2 gibi değil.
İş video çekmeye gelince, Z1 çok daha iyi sonuç veriyor. 1080p video ve anında Facebook’ta paylaşım sağlayan Sony’nin Social Live özelliği, fotoğraf kalitesini bir an da olsa unutturuyor.

İŞLETİM SİSTEMİ
Aynen HTC’de olduğu gibi, Sony de Jelly Bean’i daha uyumlu ve kullanılabilir bir deriyle kaplamış. Ayrıca çok fazla güç harcayan gereksiz sistem yazılımlarını da ortadan kaldırmış. Unlimited ve Walkman hizmetleriyle, hem tasarım hem içerik olarak Apple’ın iTunes ekosistemine yaklaşmış. Smart Connect uygulaması, kullandığın aksesuar ve kulaklık setlerininin takibi açısından çok iyi. Kendi içerisinde sahip olduğu küçük uygulamalarıysa gayet iyi. Active Clip, Browser ve Calendar gayet güzel olsa da, istersen 5 inçlik ekranı kendi küçük ekran araçlarınla doldurabilirsin.Xperia Lounge’a bakınca, Sony’nin gerekli gereksiz yüzlerce kendine has uygulaması olduğunu görebilirsin. Bunları ne kadar kullanacağın veya kullanmayı tercih edip etmeyeceğin ise sana kalmış.

EKRAN
Sony’nin X-Reality teknolojisi, fotoğrafların hiçbir yerde olmadığı gibi canlı görünmesini sağlıyor. Z’nin görüntü açıları biraz dar, ama parlak bir arkaplan aç, düz bir yüzeye koy ve renklerin nasıl kaybolduğunu korku içinde izle.

PERFORMANS
Z1’in performansıyla ilgili yaşadığımız tek problem, dosya indirerek, video çekerek veya oyun oynayarak onu zorlayınca, aşırı ısınması oldu. Elimizde patlamasından korktuk ama kış günleri geldiği için çok da dert etmedik.

Teknik
● Ekran 
5 inç, 1920×1080, 441 ppi ● İşlemci 2,26 GHz hızında Snapdragon 800 ● Bellek 2 GB ● Kamera 20,7 MP, 1080p (arka); 2 MP, 1080p (ön)  Depolama 16 GB + 64 GB microSD ● Pil 3000 mAh, 14 saat konuşma süresi ● Ebatlar 144x74x8,5 mm, 170 gram ● Fiyat 1830 TL (16 GB)

HTC One

One görünümünden fazlasına sahip. Peki bu yeterli mi?

Akıllı telefonlar için sekiz ay çok uzun bir süre. Ortada yeni telefon duyurusu olmadığı için, HTC olgunluk çağındaki harika telefonu 4,7 inçlik One ile temsil ediliyor. Peki diğer genç rakiplerine göre HTC One ne avantaja sahip? Uzun süredir piyasada olması, onu 32 GB One, 16 GB Z1 veya 5S’den daha ucuz yapıyor. Sen bu yazıyı okurken, One, Android 4.3’e yükseltilecek. HTC’yi rakiplerinden ayıran esas özelliği, gerçekten harika olan gövdesi. İlk piyasaya çıkışından bu yana geçen sekiz ay içinde onun kadar fiyakalı, sağlam ve elde muhteşem his veren bir akıllı telefon üretilmedi.

Evet, açma kapama düğmesi biraz sorunlu ve yeni iPhone’dan sonra ele biraz ağır geliyor olabilir (aynen Z1’de olduğu gibi). Ama gerçtekten de o kadar harika bir tasarıma ve üretim kalitesine sahip ki, elinden bırakmak istemeyeceksin. Bu harika görünüşü, gövdesiyle de sınırlı değil. Kullanım kolaylığı ve akıcılığı açısından sadece iOS 7’nin gerisinde kalan Sense 5, bunun en önemli örneği. Yakın boyutlarda olsalar da, G2 daha büyük bir ekran, daha güvenilir bir kamera ve çok daha uzun bir pil ömrü sunuyor. Şimdi top tekrar HTC’den yana geçti, ve hepimiz merakla HTC’nin Android krallığı tacını tekrar takabilmek için yapacağı vuruşu bekliyoruz. Bakalım HTC Two’da bizleri neler bekliyor?

KAMERA
HTC One’ın UltraPixel kamerası üzücü bir şekilde zamanın gerisinde kaldı, ama hakkını yemeyelim, gün ışığı altında çekilen ve Instagram’a koyulacak fotoğraflarda gayet güzel sonuçlar elde ediyor. Problem gece veya düşük ışık koşullarında başlıyor. Böyle anlarda iPhone ve G2’yse paranın hakkını gayet iyi veriyor. Yeteneklerinin sınırını oluşturansa, tam bu. Biz tam çözünürlükte kullanılabilen, istersek kesilebilen ve bize ödül kazandırabilecek kalitede fotoğraflar istiyoruz. İşte bu noktada detay eksikliği bizi zor duruma soksa da, G2 ve Z1’den çok daha doğru ve canlı renklere sahip olduğu söyleyebiliriz. Sanki mercekte parmak izi varken çekilmiş gibi, keskin olmayan bir fotoğrafta pek işe yaramıyor. Video konusunda açık konuşmak gerekirse, 1080p’de en iyi görüntü kalitesi veren rakibine yakın bir performans sunuyor. Düşük ışık koşullarında ise çok iyi performansa sahip.

İŞLETİM SİSTEMİ
Hem Sony hem de HTC, Android’i yeni başlayanlar için kolay hâle getiren bir kılıf içerisine sokmakta başarılı oldu. HTC, onu gereksiz birçok uygulama ve özellikle doldurmayı seçmemiş. Samsung ve LG de ellerine geçen tüm yazılımları doldurmuşlar. Bu tip bir yaklaşım, kullanım kolaylığı için mantıklı gelse de, telefonun performansı etkileniyor ve yer kaplıyorlar. Boş alana ihtiyaç duyunca da bunun için ek para ödeyeceğini unutma. Şimdi HTC’nin kendi uygulamalarının birkaç aylık kullanımdan sonra nasıl bir noktaya geldiğini konuşalım. Mesela Feedly kadar etkili olmasa da, BlinkFeed işlevini koruyor ve internette gezinme ve görsel bakma işini kolaylaştırıyor. Zoe’yi (seri fotoğraf ve video çekme programı) sıkça kullanıyoruz. Tabii bunun için öncelikle Dropbox’tan ek alan satın aldığımızı da hatırlatmakta yarar var.

EKRAN
Saf beyazlarla keskin ve canlı renklere sahip olan One, LG’den çok daha gerçekçi. Ama neredeyse köşeden köşeye uzanan G2’nin ekranı yanında çok fazla boş alanı varmış hissi veriyor.

PERFORMANS
One’ın sahip olduğu 1,7 GHz Snapdragon 600 işlemci, her ne kadar bütçe sınıfı gibi dursa da, Snapdragon 800 kadar akıcı. Pil ömrüne gelirsek, seni akşam saat 9 civarı “Şarj aleti nerden bulurum!?” paniğine sokması muhtemel. Ya çantanda bir tane taşı ya da evde daha çok zaman geçir.

Teknik
● Ekran 
4,7 inç 1920×1080, 468 ppi ● İşlemci 1,7GHz hızında Snapdragon 600 ● Bellek 2 GB ● Kamera 4 MP UltraPixel; 1080p (arka) 2,1 MP, 1080p (ön)  Depolama 32/64 GB ● Pil 2300 mAh, 18 saat konuşma süresi ● Ebatlar 137x68x9,3 mm, 143 gram ● Fiyat 1849 TL (32 GB)

 Apple iPhone 5s

Yeni iPhone. Ya seveceksin ya da nefret edeceksin

Ne yeni bir ekrana ne de daha yüksek çözünürlüklü bir kameraya sahip, ama yine de iPhone 5s’nin çıkışı beklenen hareketliliği sağladı. Hareket takip işlevi gayet iyi çalışıyor. 64 bit A7 işlemci oyunlarda harika sonuç veriyor ve Touch ID gerçekten çok kullanışlı. Bunları nasıl mı biliyoruz? Koşu esnasında durduğunuz anda Strava Run’ın farkına varması beş saniye sürüyor, da ondan. Ekran kilidini kaldırmak için parmak izi taraması mı? Bu teknoloji olmadan geçen yıllarımıza yanıyoruz.

Tüm değişiklikler bunlarla sınırlı değil. Yenilenen 8 MP kamera, daha büyük bir algılayıcıya ve akıllı çift flaş sistemine sahip. iOS’nin de yenilendiğini unutmamak gerek. Artık çok daha güzel bir görünüme ve tonlarca yeni özelliğe sahip. Her ne kadar bu sürüm, beklediğimiz gibi Jelly Bean’e karşı ezici üstünlük sağlamasa da, başlangıç sayılabilir. Apple Store’un hâlen rakiplerinden çok daha iyi olduğunu da unutmayın.

Sonuçta, açık konuşmak gerek. 5s gerçekten fantastik bir cihaz. İster 3G ile web’de dolanın, ister üç yarış oyununu aynı anda çalıştırın, performansında değişiklik olmuyor. Ama fiyat, ekran kalitesi ve kişiselleştirme açısından Android’li rakipleri karşısında geride kalıyor. Bir sonraki modelden çok daha iyisini bekliyoruz.

KAMERA
Rakipleri arasında en ufak boyuta sahip olan 5s, bu sayede seri fotoğraf çekimine çok uygun. Özellikle tek elle fotoğraf çekebilmek çok kolay. Ses düğmesi akıllıca bir şekilde seri çekim moduna entegre edilmiş. Bu sayede evcil hayvanın aptalca hareketler yapmaya başladığında her şeyi yakalıyor. 5s’nin 8 MP’lik kamerası, önceki modele göre %15 daha büyük bir algılayıcıya sahip. Bu sayede düşük ışıkta bile çok daha iyi performans gösteriyor. Bu, Apple’ın yeni, akıllı True Tone flaş sistemiyle birleşince, harika sonuçlar elde ediliyor. Yeni True Tone flaş sistemi sayesinde yüzler buğulu olmaktan ziyade, daha taze ve canlı fotoğraflanıyor. Yeni kamerayla 1080p video çekim modundan süper 120 fps yavaşlatılmış çekim moduna geçiş yapmak da çok kolay. Diğer telefonlarda da yavaşlatılmış çekim özelliği olsa da, Apple onlardan birkaç gömlek daha üstün.

İŞLETİM SİSTEMİ
Ekim ayını komada geçirmediysen, Apple’ın yeni iOS geliştirmesinden haberin vardır. 7. sürümde yüzlerce yeni özellik ve yepyeni bir tasarım var. Bu yeniliklerden en beğendiklerimiz, pusula ve uzun tıklamayla Safari’de kelime aratma oldu. Ama her şey de iyiye gitmemiş.Mesela, AirDrop, iOS’lu cihazlar arasında paylaşım platformu oluşturuyor ama Mac’lerle etkileşiminde sorun var. Ev adresini belirterek, GPS ile eve ulaştığında uyaracak hatırlatmalar, gayet güzel bir fikir, ama Apple Maps randımanlı çalışmayınca, bu fikir zayıf kalıyor. Ayrıca kullanışlı ve rahatlıkla ulaşılabilir bilgi aktarıcıları konusunda Android’in gerisinde kaldığını belirtelim. Ekran araçları hâlen ortalıkta görünmüyor ve bildirimlerin de kullanışlı hâle gelebilmesi için üzerinde daha çok çalışması gerekiyor.

EKRAN
iPhone’un ekranı parlak renklerle bezenmiş ve süper ama kontrastta Android’ler hâlâ önde. Bir zamanlar devrim yaratan 326 ppi Retina, artık çözünürlükte bariz geride. Gün ışığında harika görünüyor, Kontrol Merkezi de parlaklığı değiştirmek için kullanışlı.

PERFORMANS
5s’nin hız ve performansına denilebilecek hiçbir şey yok. Ama pil ömrü konusunda, Apple gittikçe daha kötüye gidiyor. Hareket takip sistemini kontrol eden M7 ek işlemcisine rağmen, pil ömrüne dikkat etmek gerekiyor.

Teknik
● Ekran 
4 inç 1136×640; 326 ppi ● İşlemci 64 bit A7, M7 hareket eşişlemcisi ● Kamera 8 MP, 1080p (arka); 1,2 MP, 720p (ön)  Depolama 16/32/64 GB ● Pil 10 saat konuşma süresi ● Ebatlar 124x59x7,6 mm, 112 gram ● Fiyat 2149 TL (16 GB)

 Samsung Galaxy S4

Bir telefonda ne kadar özelliği bir araya toplayabilirsin? S4’e sor

İnsana hayatta sadece üç şey hiç bir zaman yeterli gelmez; seks, para ve akıllı telefon hafızası. Galaxy S4’ün ilk ikisi konusunda size yardımcı olması zor, ama üçüncüsü konusunda elinden geleni yapabilir. 64 GB depolama alanı, microSD eklentisiyle 128 GB’a kadar çıkabiliyor. Yani binlerce fotoğraf ve video saklayabiliyor. Tabii, bir de bunları insanın başını döndüren 5 inç Full HD ekranına yansıtıyor. HTC ve LG’nin yüksek standartlarının çok az altında kalıyor diyebiliriz. 13 MP’lik kamerası gerçekten çok iyi ve esnek kullanım imkânına sahip. Bu alanda da, G2 ve iPhone’un biraz gerisinde kalıyor. Bunların yanında, tüm gün kullanım için fantastik pil ömrü, kafa üstü düşmeye dayanıklı gövdesi, TouchWiz altyapısı, fitness takip sistemi S Health uygulaması ve göz takip sistemi gibi faydalı özellikleri var.

Sekiz çekirdekli Exynos işlemci sayesinde gayet hızlı çalışıyor. Çok yüksek grafik kalitesine sahip oyunlar ya da çoklu uygulamalar gibi telefondan ek performans isteyen işlemler de hiçbir şekilde sorun yaşanmıyor.

Peki neden S4, tüm bu iyi özelliklerine rağmen testin kazananı olamadı? Çünkü HTC daha şık. Ve iPhone’un daha çok uygulaması var. Ve hepsinden önemlisi, LG G2, S4’ün yaptığı her şeyi ondan biraz daha iyi yapabiliyor.

KAMERA
S4, sahip olduğu özel uygulamalar ve ayarlar ile fotoğraf çekmeyi en çok sevdiğimiz akıllı telefonlardan biri. Fotoğraf düzenleme için birçok güzel uygulaması var ve bu alanda LG’yle yarışıyor. Hatta şans eseri olduğuna eminiz ama benzer uygulamaları çok. Standart panorama ve HDR modlarına ek olarak, Best Photo ve Eraser Mode da favorilerimiz arasında bulunuyor. Genel kalitesi muhteşem olan S4, normal ışıktaki detay performansı açısından LG’nin gerisinde kalıyor. Düşük ışık koşullarındaysa test içerisindeki diğer tüm telefonlarda olduğu gibi, bir miktar sorun yaşıyor. Gündüz otomatik modu kullanırken, görsel işleme o kadar hızlı hâle geliyor ki, neredeyse fotoğraf çektiğinizi bile anlamıyorsunuz. Ama iş geceye gelince, her bir kareden sonra en az iki saniye gürültü azaltıcı süreç etkin oluyor ve bu da iki kare arası süreyi uzatıyor.

İŞLETİM SİSTEMİ
Bir S4 satın alınca, vermen gereken ilk karar, S4’ün pil ömründen çalan özelliklerinden hangilerini kapatacağını belirlemek olacak. Bizim önerimiz, göz takip sistemi olan Smart Stay ve tek ekranda çoklu uygulama penceresi açmana yarayan Multi Window dışındaki tüm özellikleri kapatman olacak. Bunun dışında fitness takibi için S Health ve onun tüm araçları inanılmaz iş görüyor.
Ana görünümüne gelirsek, Samsung’un Android üzerine eklediği TouchWiz adlı kullanıcı arayüzünün çizgi filmvâri grafiklerinden sıkılırsanız, Galaxy S4’üne JellyBean yükleyerek çok daha klas bir telefona sahip olabilirsin. Ama Johnathan Ive’ın iOS 7’sini düşünürsek, artık canlı ve patlayan renkler, bu alanda çoktan moda hâline geldi bile. Zariflik ve şıklık ise eskiden olduğu kadar önemsenmiyor.

EKRAN
Siyahların tam siyah olması ve bakış açısına göre renklerin doygunluğu başlangıçta mükemmel gözüküyor. LG’ye göre parlaklık ayarlarının yetersiz oluşu, S4’ü uzun vadede pil ömrü açısından LG’nin geriisnde bırakıyor.

PERFORMANS
Multi Window özelliği, bir yanda göz takip sistemi, bir yanda video oynatıcı gibi iki farklı uygulamayı kullandığınız anda bile performansını gayet iyi koruyor. Ama şunu unutmayın, birçok insan aynı anda birden fazla uygulama kullanmıyor.

Teknik
● Ekran 
5 inç 1920×1080; 441 ppi ● İşlemci 8 çekirdekli Exynos ● Bellek 2 GB ● Kamera 13 MP, 1080p (arka); 2 MP 1080p (ön)  Depolama 16/32/64 GB + 64 GB microSD ● Pil 2600 mAh, 17 saat konuşma süresi ● Ebatlar 137x70x7,9 mm, 130 gram ● Fiyat 1499 TL (16 GB)

LG G2

Telefon biçiminde bir dev olan G2, çok güçlü ve dayanıklı

KAZANAN!

Bir yıl önce biri bize gelip, LG’nin ürettiği bir telefonun böyle bir teste dahil olacağını söyleseydi, inanmaz ve güler geçerdik. Önce Nexus 4’le bizi etkileyen LG, yeni modeli G2’yle kendini daha da geliştirdi. Plastik gövdesi dışında her şeyi doğru yapan LG, bu gövdeyle bile S4’ten çok daha sağlam gözüküyor. 5,2 inç 1080p ekranı belki ppi olarak HTC’den çok az daha düşük olabilir ama kesinlikle G2’de film izlemeyi tercih ederiz. Snapdragon 800 işlemci sayesinde, şu ana kadar hiç bir takılma veya kasılmaya maruz kalmadığımızı da söylemek gerek. Pil ömrü açısında, sabahları “telefonu gece neden şarja takmadım ki?” diyerek küfürler savurmana gerek bırakmıyor. Rakiplerini neredeyse ikiye katlayarak iki güne kadar kullanıma olanak sağlıyor. Depolama biraz sınırlı. MicroSD yuvası bulunmuyor, sunulan seçenekler ise 16 ve 32 GB dahilî depolama içeriyor. Tasarımda HTC veya iPhone gibi şairane değil, ama bu durum çok önemliyse, senin bizden çok daha yüzeysel olduğunu söylemeliyiz. LG G2, en azından bizim için harika bir kameraya, kullanışlı İS hilelerine, göz alıcı bir ekrana, üst seviye bir performansa ve inanılmaz pil ömrüne sahip bir akıllı telefon. Ve şu an için tercih ettiğimiz telefon olmasının sebebi de bu.

KAMERA
Uzun menzilli LG, Nexus 4’te yaşanan kamera problemlerini iyi analiz etmiş. Sonuç olarak testte gördüğümüz en esnek kameralardan birini üretmiş. 13 MP çözünürlüğünde yüksek detaylı görseller üreten kameranın bir diğer özelliği de, uzak mesafelerde çok iyi performans vermesi. Her ne kadar S4 zumda limitlere yaklaşmış olsa da, kalite olarak G2 bir adım önde. Gece ve düşük ışık koşullu fotoğraflarda da harika sonuç veren G2, S4’te olduğu gibi fotoğraflara gürültü azaltıcı süreç uyguluyor. Ama sonuçlar S4’ünkilerden iyi. Bu alanda LG ve HTC sivrilirken, onları 5s takip ediyor. Kamera uygulamalarını biraz karıştırınca, Audio Zoom ve Tracking Zoom, Full HD video çekerken çok işe yarıyor. Ve cihazda kullanılan Qualcomm’un Snapdragon 800 işlemcisi, 4K video kaydını destekliyor ve Android KitKat ile yüksek çözünürlüklü video kayıt dönemi başlayabilir.

İŞLETİM SİSTEMİ
Kırışık harita simgeleri ve çizgi filmvârî tasarım dokunuşlarıyla genel tasarım karmaşıklaşmış. Bu konuda tercihimiz, yetişkinlere yönelik HTC’nin Sense 5’ine benzer sistemlerden yana… Akıllı telefonlara yeni geçiş yapanlar için, Guest Mode, birçok akıllı telefon üreticisinin “Bizim niye aklımıza gelmedi?” diyerek kafalarını duvardan duvara vuracağı bir özellik. Utandırıcı çalma listeleriniz veya banka uygulamalarınla dolu, farklı ana ekranları, belirleyeceğin özel kilit açma hareketleriyle kullanabilirsin. Çocukların ana ekranda istediğin uygulamalara ulaşamaması için de ideal. KnockOn da bir hayli kullanışlı. Ekrana iki kere dokunarak telefonu uyku modundan çıkarıyor. Göz takip sistemi, kulaklık takıldığında kişiselleştirilebilir menüleri ve ekran araçlarıyla güçlendirilmiş bir S4 diyebiliriz.

EKRAN
G2, özellikle ten renklerinde sıcak bir palet kullanıyor, biraz kırmızı tonlarına dönse de, kontrastta HTC’den çok daha iyi. Ayrıca çok daha parlak ve büyük ekranın görüş açısı geniş ve bu alanda Z1’in bile önünde. Metinler ise çıtır çıtır gözüküyor.

PERFORMANS
LG, tüm zorlama ve cihazı yakma çalışmalarımızdan başarıyla kurtuldu. Bunu da S4’ün aksine, pil ömrünü canavarca tükAetmeden yaptı. Artık Snapdragon 800 işlemciyi test edebileceğimiz yepyeni Android oyunlara ihtiyacımız var.

Teknik
● Ekran 
5,2 inç, 1920×1080, 423 ppi ● İşlemci 2,26 GHz hızında Snapdragon 800 ● Bellek 2 GB ● Kamera 13 MP, 1080p (arka); 2MP, 1080p (ön)  Depolama 16/32 GB ● Pil 3000 mAh ● Ebatlar 138x71x8,9 mm, 143 gram ● Fiyat 1399 TL (16 GB)

ÖZET